Urduca mütercimi bu ilgi
çekici hükme karşı çıkar ve şunları söyler (D, 31):
"Şeyh Mufid der ki: Levh ve Kalem'in iki melek olduğunu
düşünmek, hakiki inanca zıttır; çünkü muhtelif
hadislerden, Levh'in, Allah'm kudretiyle Kıyamet Günü'ne
kadar olacak her olayı yazdığı ve O'nun katında mahflız
hir kitap olduğu açıktır'.
Ayrıca Kur'an'da (Enbiya
(21), 105):
"And olsun ki Tevrat'tan
sonra Zebur'da da yeryüzüne ancak iyi kullarımın mırasçı
olduğunu yazmıştık" buyurulmaktadır.
Yani "Biz,
uyarıcıdan sonra kudretimizle sadık kullarımın yeryüzüne
ıııirasçı olaeaklarını yazmış bulunuyoruz" Bu ayette
geçen (ez-Zikr) sözüyle Levh
kastediImiştir .
Kalem ise, aracılığı ile
zamanın olayları ve dünyanın hadiselerinin yazıldığı
şeyin adıdır. Allah, meleklere Kendi sırlarından bir
kısmını bildirmek veya peygamberlerinden birine vahy
göndermek istediği zaman, meleklere Levh'i okumaları
emredilir'. Şeyh Sadılk, vahyin gönderiliş şeklini
anlatırken, İsrafil'in iki gözünün önünde bir Levh
bulunduğunu bizzat kendisi yazmaktadır. Allah, bir vahy
göndermeyi arzu ettiği zaman, Levh, İsrafil'in alnı ile
temasa geçirilir. Böylece açıkça görülmektedir ki, Levh,
bir meleğin adı değildir. Öte yandan Levh ve Kalem'in
iki melek olduğuna hiçbir yerde rastlamıyoruz".
|